|
Tren Geliyor Tren
Tren geliyor tren
Trenin bacası yok
Beni gelmiş istemiş
Pantolonun paçası yok
Dere boyu kavaklar
Açılıyor yapraklar
Ben yâre doyamadım
Doysun kara topraklar
Ocak başı değilsin
Sen taze bir gelinsin
On beş kocaya varsan
Sen nikâhta benimsin
Taksi geliyor taksi
İçinde mavi saksı
Geçme oğlan kapımdan
Benim annem çok aksi
Uzun uzun böcekler
Duvarı delecekler
Sevmediğim oğlana
Zorla mı verecekler
Taksi geliyor taksi
Arkası parmak parmak
Bizim köyden kız almak
Cennetten gül koparmak
Aksakların yolları
Çakıllıdır çakıllı
Köselerin kızları
Akıllıdır akıllı
Tabancam dolu mermi
Ata ata biter mi
İnsan sevdiği yâri
Bırakıp da gider mi
Mısır ektim azmasın
Gelen geçen kazmasın
Çoklarını kandırdım
Allah günah yazmasın
Gemi geliyor gemi
Sarayburnu'ndan beri
Sana âşık oldum ben
Bıldırki yazdan beri
Taksi geliyor taksi
Arkası parmak parmak
Bizim köyün kızları
Hem dondurma hem kaymak
Kaynanam geliverse
Dolmayı sarıverse
Dolma piştikten sonra
Kaynanam oluverse
Meşelikten geçerim
Yeşil arpa biçerim
Sizin gibi adamlara
El sallayıp geçerim
Manici başı mısın
Cevahir taşı mısın
Sana bir mendil versem
Cebinde taşır mısın
Denizin dibindeyim
Saatin dördündeyim
Nerede diye sorarsan
Sevgilimin koynundayım
Al yeşil giyemedim
Dur yavrum diyemedim
Sen ellere giderken
Dön geri diyemedim
Çarşıdan aldım kilimi
Tut kaynana dilini
Akşam oğlun gelince
Kırıverir belini
Sarı taksi boyandı
Kapılara dayandı
Dün akşam kaçacaktım
Kurnaz yengem uyandı
Arsakların yolları
Dallı budaklı
Hebelerin kızları
Kalbur dudaklı
Yazmanın ucuna
Yazma bağlattırır mıyım
Yâr üstüne yâr sevip
Yâri ağlattırır mıyım
Bisiklete binersin
Bizim evde inersin
Eğer annen sorarsa
Lâstik patladı dersin
Altın yüzüğüm var benim
Parmağıma dar benim
Yığılca'nın içinden
En güzel yâr benim
Fındık dalı eğmeli
Dibinde eğlenmeli
Şimdiki kızlar çok güzel
Yeniden evlenmeli
Sırtındaki yeleği
Ben örmedim mi yârim
Seni başkalarıyla konuşurken
Ben görmedim mi yârim
Ey urumla urumla
Bacakları kurumla
Hebenin kızları
Hepsi samak burunla
Ayakkabımın teki
Dün akşamdan beri kayıp
Bizim köyde konuşmak
Nişanlanmadan ayıp
Denizin dibi kuyu
Uyu sevgilim uyu
Seni sarhoş diyorlar
İçtiğin üzüm suyu
Bu dağlar kömürdendir
Geçen gün ömürdendir
Feleğin bir kuşu var
Tırnağı demirdendir
Çeşme üstünde bakır
Vurarım takır takır
İlknur kızın duvağında
Oynarım şakır şakır
Tabaktaki peynir mi
Bak bakalım yenir mi
Ben seni gizli sevdim
Ellere söylenir mi
Köprü altında yıldız
Hoş geldin küçük baldız
Sen git de ablan gelsin
Yatamıyorum yalnız
Sarı taksi geliyor
Duvarları deliyor
Ablam evden gidince
Sıra bana geliyor
Köşelerin Camisi
Yanıyor minaresi
Anne sevdiğim ölmüş
Gidiyor cenazesi
Leblebi koydum tasa
Doldurdum basa basa
Ben yârimi severim
Azıcık boydan kısa
Fasulyeyi pişirdim
Toprak tenceresinde
Gel yârim konuşalım
Mutfak penceresinde
Karşıda görünürsün
Otlara bürünürsün
Yâr sen beni almadan
Daha çok sürünürsün
Çeşme önünde yârim
Boduç mu dolduruyon
Söz verdin de gelmedin
Çocuk mu kandırıyon
İndim derede durdum
Bir çift güvercin vurdum
Güvercinler ağlarken
Kendi kendimi vurdum
A benim bahtı yârim
Gönülde tahtı yârim
Yüzünde göz izi var
Sana kim baktı yârim
Meşe meşeye benzer
Meşe kamışa benzer
Bizim köyün oğlanları
Ölmüş eşeğe benzer
Canın canı canıma
Varmam köylü oğluna
Bir milyon da verseler
Takmam onu koluma
Derede akan yılan
Dişleri duman duman
Beni yârdan ayıran
Sürünsün divan divan
Saçımda siyahım var
Bülbül gibi âh'ım var
Göz gördü gönül sevdi
Benim ne günahım var
Eline almış çiçek
Sevdiğini öğrenecek
Ulan eşşeoğlu eşşek
Çiçek nereden bilecek
Karşıdaki mısırı
Kazayla mı kazdılar
Kız o güzel kaşları
Kalemle mi yazdılar
Tren geliyor tren
Bacası ben olayım
Şu güzel kızların
Kocası ben olayım
Pilav pişirdim yavan
İçine doğradım soğan
Yatağıma uzandım
Uyan askerim uyan
Atım var alabacak
Ayağı nallanacak
Köselerin erkekleri
Hepsi bekâr kalacak
Pencerenin önünde
Ayna mısın cam mısın
Çek elini uçkurdan
Sen benim kocam mısın
Başımdaki yazmanın
Dalı var çiçeği yok
Kahrolası sevdanın
Benden geçeceği yok
Atım var alabacak
Ayağı nallanacak
Bizim köyün oğlanları
Hepsi bekâr kalacak
Kapı altı aralık
Kızlar bir milyon liralık
Erkekleri sorarsan
Fıçıda kokmuş balık
Masa üstünde bardak
Yuvarlaktır yuvarlak
Hebelerin oğlanları
Toparlaktır toparlak
Masa altında çiçek
O çiçek biçilecek
Benim sevdiğim oğlan
Sigara içmeyecek
Almanya'nın trenleri
Hem ileri hem geri
Kör olası Almanya
Dul koydun güzelleri
Karşıki çeşme buz gibi
Kaynanam domuz gibi
Kaynanam ölüverse
Ben yaşarım kız gibi
Davulumun ipi koptu
Ayağımı yılan soktu
Kalk bakalım Ayşe teyze
Makarnan burnumu yaktı
Karşıdan aldım makası
Açtım düğme yakası
Bizim evden görükse
Sevgilimin odası
Taksi geliyor taksi
Rengi var kırmızı
Ben yârime izin verdim
Dolaşıyor Kıbrıs'ı
Dere geliyor dere
Kumunu sere sere
Al beni götür dere
Yârimin olduğu yere
Yaza yaza yaz geldi
Derelere kaz geldi
Daha yazacaktım ama
Mürekkebim az geldi
Ocakbaşı yarıldı
Teyzem bana darıldı
Darılırsa darılsın
Oğlun bana sarıldı
Kara kabak kökeni
Ele batmaz dikeni
Yol üstüne gömsünler
Sevdalıktan öleni
Ocakbaşında maşa
Koca kalk beni boşa
Boşayacaksan tez boşa
Ben varacam sarhoşa
Armut dalı eğik mi
Dibi yere değik mi
Bir defa öptümse
Yanağını yedik mi
Ereğli'den gelirken
Köprü salladı beni
Yığılca'nın erkekleri
İpsiz bağladı beni
Asker yolu beklerim
Günü güne eklerim
Sen git oğlum talime
Ben burayı beklerim
Bahçenizde gül var mı
Gül dibinde yol var mı
Bu gece size gelsem
Evinizde yer var mı
Ocak başında halbur
Yandır Allah'ım yandır
Hebelerin kızları
Hem uzundur hem kambur
Tasa koydum ayranı
Geldi kurban bayramı
Ben giderim askere
Kızlar yapsın bayramı
Evlerinin önü gül fidanı
Akar gamı uçar canı
Yatma öyle sevgilim
Gör Hatçeni Hatçeni
Bostanlarda pırasa
Kanadına kar yağsa
Kızlar kocasız kalıp
Erkeklere yalvarsa
Bahçenizde gül var mı
Gül alsam kokar mı
Akşama ben geliyom
Yatağında yer var mı
Havada uçan kazlar
Kanadı beyazlar
Şimdi burdan geçti
Karpuz memeli kızlar
Yol üstünde aşlama
Aşlamayı taşlama
Madem mani bilmiyon
Tey yimeye başlama
Su gelir takır takır
Hendek yolları bakır
Yârim çakır olursa
Oynarım şakır şakır
Karşıdan gelen atlı
Üstünde kilim katlı
Annem babam sağ olsun
Hepsinden yâr tatlı
Şu gelen atlı mıdır
Sorun Bağdatlı mıdır
Herkes yârine bakar
Yâr bu kadar tatlı mıdır
Kakülleri kestim ben
Yana değiyor yana
Benim sevdiğim oğlan
Cana değiyor cana
Geçen ayın onudur
Yüküm buğday unudur
Evliye gönül verme
Eve gider unudur
Bugün ayın on dördü
Yâr saçını kim ördü
Ördüyse yârim ördü
Ay karanlık kim gördü
Bizim taksi kırmızı
Dolaşıyor Kıbrıs'ı
Yârimle konuşurken
Doğdu Sabah Yıldızı
Yumurtanın sarısı
Düştü yere yarısı
Gel yârim konuşalım
Oldu gece yarısı
Bugün hava bulutlu
Terzilere ne mutlu
Terzi beni görünce
Makinayı unuttu
Bugün hava yaz yârim
Gömleği beyaz yârim
Beyaz gömlek üzerine
Bana mektup yaz yârim
Burdan geçen araba
Demirlidir demirli
Babam köye kız vermez
Yeminlidir yeminli
Başörtünün katını
Asıl sevdiğim asıl
Ben sana öğretirim
Dalga geçmek nasıl
Ereğli'nin üstünden
Karga geçiyor karga
Kız ben seni almıycam
Dalga geçiyom dalga
Kara kara kazanlar
Kara yazı yazanlar
Cennet yüzü görmesin
Aramızı bozanlar
Ekin ektim çöllere
Yoldurmadım ellere
Ben bir yâr sevdim
Senin gibi kanare
Maniler eğimi
Bir daha söyleyim mi
Söylediğim maniler
Hep yâr için değil mi
Derelerin balığı
Dedelerin çoruğu
Hebelerin kızları
Ne anlar sevdalığı
Bahçelerde gök biber
Gök biberi döktüler
Yığılca'nın kızlarını
Jandarmalar öptüler
Bisiklete binersin
Bizim orda inersin
Madem benden güzelsin
Niye bekâr gezersin
Gidiyorsun o yana
Bakmıyorsun bu yana
Üç gün görmesem seni
Üç sene gelir bana
Parmağımdaki yüzüğü
Kaşlı diyorlar kaşlı
Askere gidenleri
Yaşlı diyorlar yaşlı
Meşe meşeye benzer
Meşe kamışa benzer
Bizim köyün erkekleri
Ölmüş eşeğe benzer
Gemi geliyor gemi
Sarayburnu'ndan beri
Ben seni seviyorum
Geçen Yazdan beri
Gemi gelir yanaşır
İçi dolu çamaşır
Hebelerin kızları
Koca diye ağlaşır
Taksi geliyor taksi
Arkası tenekeli
Bizim köyden kız almak
Tehlikelidir tehlikeli
Gökte uçan tayyare
Selâm söylen o yâre
Benden ona fayda yok
Kendine bulsun çare
Gökte uçan arıdır
Kanatları sarıdır
Beni yârdan ayıran
Çocuklu bir karıdır
Kapı kapıya bakar
Kapıyı usta çakar
Kötü söz söyleme yârim
İnsan yüz yüze bakar
Fındık toplayan gelin
Fındık dalda kalmasın
Eğil bir yol öpeyim
Âhtım yerde kalmasın
Bahçelerde balmiye
Ben vuruldum Sami'ye
Sami benim olursa
Gül dikerim camiye
Armut dalda asılsın
Asker yârim nasılsın
İkimizin sevdası
Bir gazeteye basılsın
Ocak başında maşa
Kaldırdım vurdum taşa
Asker ocaklarında
Yaşa sevdiğim yaşa
Hatıra hatıra dedin
Başımın etini yedin
Al sana bir hatıra
Ömür boyu unutma
Ali derler adına
Dağa gider oduna
Söyle komşu oğluna
Doğru gitsin yoluna
Bahçenizde gül var mı
Gül dibinde yol var mı
Akşam evinize gelsem
Karyolanda yer var mı
Sepet sepet yumurta
Sakın beni unutma
Unutursan küserim
Mektubumu keserim
Karşıdan gel karşıdan
Bizim evin başından
İnşallah buluşuruz
Gelen ayın başından
Tavandaki kediler
Tıkır mıkır dediler
Daha çok yazacaktım
Kalemimin ucunu yediler
Karşıda yeni tarla
Parla sevdiğim parla
Yakma gelemezsin
Uzaktan mendil salla
Telefonun tellerine
Kuşlar mı konar
İnsan sevdiğine
Böyle mi yanar
Altın takmış gerdana
Âşık oldum ben sana
İkimizin annesi
Olsun bana kaynana
İki çeşme yan yana
Su içtim kana kana
Seni doğuran ana
Bana olsun kaynana
Diz üstünde kilim
Yârimin adı Selim
Selim benim olursa
Olurum telli gelin
Denizin dibi kuyu
Uyu sevdiğim uyu
Beni sarhoş diyorlar
İçtiğim üzüm suyu
Bizim köy iki çatar
Arasından çay akar
Benim sevdiğim oğlan
Baygın bakar can yakar
Evleri var kuytuda
Benim yârim uykuda
Uykudaysa uykuda
Yan cebinde kutuda
Okul okula benzer
Okul önünde gezer
Kakülleri taramış
Başöğretmene benzer
Kolundaki saati
Sen kurma ben kurayım
Sen gurbete gidince
Ben kiminle durayım
İstanbul baştan başa
Atlarım taştan taşa
O kırmızı gömleği
Yırtarım baştan başa
Ayakkabının teki
Akşamdan beri kayıp
Nişanlanmadın yârim
Bizde konuşmak ayıp
İstanbul'un camisi
Beyazdır minaresi
İstanbul'un kızları
Yüz bin lira tanesi
Ayakkabım var benim
Bir karış topukları
Hiç hoşuma gitmiyor
Köseler kopukları
Ayakkabım olursa
Gülü beyaz olursa
Kaynanamı severim
Oğlu güzel olursa
Parmağındaki yüzüğü
Kaşlı diyorlar kaşlı
Askerlik yapanları
Yaşlı diyorlar yaşlı
Ayakkabım var benim
Ayağıma dar benim
Yığılca'nın içinden
En güzelce yâr benim
Mintanımın yakası
Sarı olsun solmasın
Sevdiğimin annesi
Beğenmezse almasın
Merdivenden inerken
Terliğimi giyerken
Annem ağlasın dursun
Ben taksiye binerken
Enteremin yakası
Yıkadım kırışmıyor
Yârim resim göndermiş
Gülüyor konuşmuyor
Mısır ektim azmasın
Gelen giden kazmasın
Ben çoğunu kandırdım
Allah günah yazmasın
Mısır aldım emanet
Kaynanam var hıyanet
Evlerine varmadan
Kopardılar kıyamet
Boynundaki beşliler
Üzüldüler düştüler
On beşime girmeden
Hep peşime düştüler
Portakalım sol değil
Buldun mu benden iyi
Ben buldum da almadım
Yâr seni darılır deyi
Sev seni seveni
Seni seven sevsin seni
Sen sevmez sen seni seven
Seni seven de sevmez seni
Enterim var ekleme
İçinden ilikleme
Beni sana vermezler
Boş kapıyı bekleme
Merdiven başak başak
Çıkma yukarı yasak
Şimdi adet kuruldu
Ortak üstüne varmak
Raflarda türlü bakır
Su akar iz bırakır
Senin bir kısmetin var
Hem de gözleri çakır
Günler geçer gamla
Göz yaşım damla damla
Talih sana da gülecek
Her şey değişir yazla
Sırtındaki yeleği
Ben örmedim mi yârim
Ellere göz kırparken
Ben görmedim mi yârim
Yol üstünde mezarlık
Soyda olur güzellik
Sana muska yazdırdım
Alt gerdana nazarlık
Söğüdün dalları uzanır
Yerlere değer
İki gözün kör olsun
Beni unutursan eğer
Karşımdaki ot mudur
Yârim karnın tok mudur
Beyaz gömlek üstüne
Kravatın yok mudur
Eğreltin kanadı
Şu kız bana yaradı
O kızın dudakları
Isırmadan kanadı
Pazarı pazarladım
Annemi azarladım
Anne haberin olsun
Pohçamı hazırladım
Tokmanın kapısını
Bir vuruşta açarım
İstettir yârim beni
Vermezlerse kaçarım
Bahçede horoz gezer
Annem gücünü üzer
Üzme anne gücünü
Damadın benden güzel
Siyah saçı örmezler
Seni bana vermezler
Gel yârim konuşalım
Karanlıkta görmezler
Gitme yârim ovaya
Tutar seni korucular
O güzel boylarını
Nazar eder yolcular
Gidene bak gidene
Gül sarmış fidene
Allah sabırlar versin
Gizli sevda çekene
Şu giden kimin oğlu
Ceketi yollu yollu
Dönüp geri bakmıyor
Sanki Padişah'ın oğlu
Karanfil eker misin
Balınan şeker misin
Dünyada yaptığını
Âhrette çeker misin
Karanfil oylum oylum
Geliyor selvi boylum
Selvi boylum gelince
Şen olur benim gönlüm
Dut yedim duttu beni
Yiğidim kuruttu beni
Elin oğlu değil mi
Gitti unuttu beni
Armutu dilimledim
Sevdayı yeniledim
Bu sevda nasıl sevda
Uykuda belirledim
Armut dalda üşer mi
Karıncalar üşer mi
Sevip sevip ayrılmak
Şansımıza düşer mi
Şalvara bak şalvara
Şalvarın biçimine
Ben yâre vurulmuşum
Sigara içimine
Penceresi tül perde
Perdenin ucu yerde
Can Türkler yörük oynar
Yâri gördüğü yerde
Tabancayı yağladım
Sağ yanıma bağladım
Yârdan ayrıldım diye
Oturup da ağladım
Masa üstünde bardak
Yuvarlaktır yuvarlak
Bizim köyün kızları
Toparlaktır toparlak
Masa üstünde bıçak
Babam dükkan açacak
Açma baba dükkanı
Abim kız kaçıracak
Ak bıçak kara bıçak
Babam dükkân açacak
Evlenmeyin bekârlar
Naylon kızlar çıkacak
Masa üstünde pekmez
Ben yesem yâre yetmez
Benim aldığım maiş
Yârimin süsüne yetmez
Ev yapın derin yapın
Su serpin serin yapın
Yığılca'nın içine
Beni gelin yapın
Tarlaya ektim darı
Ayvalar sarı sarı
Sevdiğim evlenirse
Vallahi almam karı |
